2. Çeyrek Finansalları Öncesi Sektör Değerlendirmesi (İnfo Yatırım)

2. Çeyrek Finansalları Sektör Beklentileri

2. Çeyrek Finansal Dönemi Genel Görünüm

2. çeyrek finansallarının bayram dönüşü açıklanması bekleniyor. Konsolide
olmayan bilançoların son açıklanma tarihi 9 Ağustos, konsolide bilançoların ise
son açıklanma tarihi 19 Ağustos olarak belirlendi. Bu bilanço döneminde ana
temanın enflasyon ve kur tarafındaki gelişmeler olmasını bekliyoruz. Son
günlerde yukarı yönlü enflasyon verileri ile birlikte açıklanan PMI verilerinin
ekonomilerde durgunluğa işaret etmesi, kredi derecelendirme kuruluşlarından
ülkelerin büyüme verilerinde aşağı yönlü revizyonlar yapılması ile resesyon
endişelerini artırıyor. Çok uzak bir döneme gitmeden Fed Başkanı Powell ve
ECB Başkanı Lagarde’nin 2021 yılında coronavirüs pandemisinin etkilerine
rağmen yüksek enflasyonun geçici olduğu vurgusunu yaptıklarını biliyoruz.
Majör Merkez Bankası Başkanlarının yaptığı açıklamalar piyasaları o dönemde
rahatlatmış olsa da an itibariyle açıklanan enflasyonlardan sonra söylediğimiz
en fazla cümle her seferinde son yılların en yüksek enflasyon vurgusu oluyor. Bu
kapsamda da agresif faiz artışları kaçınılmaz oluyor. Hatta faiz artırımından en
uzak gözüken ülkelerden olan ECB’nin bu dönemde faiz artırıp negatif faizden
çıkması bekleniyor. Rusya - Ukrayna arasındaki savaşın başlaması sonrasında
bilanço döneminin etkileri ile ve siyasi taraftaki ilişkilerle birlikte yükselen Borsa
İstanbul’un resesyon endişelerinin fiyatlandığı globalden de bu dönemde de
pozitif ayrışmasını beklemekteyiz.
Geçen yılın son çeyreği ve bu yılın ilk çeyreğinde hızla yükselen döviz kurlarının
öncelikli olarak olumlu etkilerinin şirket ve banka sonuçlarına yansıdığı bir
bilanço dönemini geride bırakmıştık. Yüksek enflasyon ortamından olumlu
etkilenecek şirketler ile Dolar / TL’nin birinci çeyrekten bu yana yaklaşık %13,6,
Euro / TL’nin %6,2 yükselmesi sonrasında ihracatı yüksek, satışları dövize
endeksli, kurdaki yükselişi satışlarına yansıtabilen ve kur farkı geliri elde edecek
şirketlerin ön plana çıkmasını beklemekteyiz. Sanayi tarafında kur artışı etkisi
cirolara daha hızla yansırken, stoklardan yapılan satışlar esas faaliyet karlılıklarını
yüksek tutmaya devam edecek gibi görünüyor.

Bankacılık Sektörü
Bankalar, son üç bilanço döneminde açıklanan finansallar ile endeksin rekor kırdığı
dönemlerde endekse öncülük etti desek yanlış olmayacaktır. Özellikle dalgalı
makroekonomik ortamda da bankacılık sektörü ön plana çıktı diyebiliriz. Piyasa
faizlerinin %14’lere kadar geri çekilmesi sonrasında fonlama maliyetlerindeki azalış,
komisyon gelirlerindeki artış, kredi mevduat speradinin iyileşmesi, özsermaye karlılığı ve
bizce far yaratan yüksek enflasyon kaynaklı olarak TÜFE endeksli borçlanma araçları
getirileri ile bankalardan bu çeyrekte de güçlü finansallar beklemekteyiz. Ancak orta
vadede TL’nin değeri, enflasyon muhasebesine geçiş ve regülasyon değişiklikleri ile
bankacılık tarafındaki çekimserliğimizi koruyoruz.
Demir - Çelik Sektörü
Son günlerin en çok konuşulan konusu demir çelik sektörü paylarındaki geri çekilme ne
kadar daha sürecek olabilir. Hatta yabancı yatırımcılarında en çok sattığı hisselerin
başında bu paylar geliyor. Rusya - Ukrayna gerginliğiyle birlikte artan fiyatlamalar ile
birlikte çelik ve hurda fiyatlarındaki sert yükselişe paralel olarak demir çelik sektörü
payları birinci çeyrek bilanço döneminin de etkisiyle rekor kırmıştı. Ancak normalleşen
çelik fiyatlamalarına ek olarak ABD’de açıklanan masada olmadığı belirtilen 75 baz
puanın yapılması ardından resesyon endişelerinin fiyatlanması hiç şüphesiz demir çelik
sektörünü etkiledi. Sanayisi en büyük ülkelerden olan Çin’in taleplerinde azalış
beklentisi de sektörü baskıladı diyebiliriz. İkinci çeyrek dönemi için bakarsak demir çelik
tarafındaki iyi bilanço beklentimizi korumaktayız. İkinci çeyrek bilanço döneminde
ortalama çelik fiyatlarının yüksek kalması ve döviz tarafındaki yükselişin etkisi demir
çelik sektörüne olumlu yansıyacaktır.
Enerji Sektörü
2022 yılında en çok konuştuğumuz konuların başında enflasyon geldi. Ancak enflasyon
içerisindeki kalemlerden en çok hangisi konuşuldu diye sorarsanız gıda ile enerji
arasında az bir fark vardır. Rusya - Ukrayna gerginliği ile birlikte özellikle Şubat sonu
itibariyle sert yükselen enerji fiyatları, enflasyonu ve buna bağlı olarak da resesyon /
stagflasyon endişelerini tetikledi. İkinci çeyrekte ptf tavan fiyatının 3.200 TL/MWh’ya
çıkması ile birlikte ( 1 Temmuz itibariyle 3.750 TL/MWh) doğalgaz çevrim santrallerinden
enerji üreten şirketlerin karlılığını olumlu bekliyoruz. Başka persfektiften bakarsak
elektrik ve doğalgaz tarafındaki yükseliş sonrası kömürden üretim yapan şirketleri ön
plana çıkıyor. Tabi kömür fiyatları da yükselmesine rağmen buradaki hedge
mekanizması önemli nitelikte. Kısacası enerji sektörü tarafında bilançoları iyi bekliyoruz.

Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları Sektörü
GYO’lardan sınırlı olumlu bilanço beklemekteyiz. Yükselen kur, konut fiyat endeksinin
artışı ve turizm sezonunun etkileri ile birlikte otel portföyü olan GYO’ların ön plana
çıkması beklenebilir. GYO’lar tarafından daha çok değerlemelerin meyana gelmesi ile
birlikte yeniden değerleme farkları sonrasında son çeyrek finansallarında etinin arttığı
görülüyor. Mevcut koşullarda enflasyondan koruma amaçlı yatırım kalemlerinin
başında gelen konut talebi ve emlak piyasasında fiyat artışları ekspertiz
değerlemelerine yansırken, yüksek arsa değerlemeleri son çeyrekte GYO’ları ön plana
çıkarabilir.
Gübre Sektörü
2. çeyrek itibariyle baktığımızda ise her ne kadar Rusya - Ukrayna tarafından gelen haber
akışları stabil olsa da gübre fiyatlamaları yükselmeye devam ediyor. TÜİK tarafından
açıklanan son verilere göre Tarımsal Girdi Fiyat endeksi de yıllık bazda %117 oranında
artış kaydetti. Yıllıklandırılmış bakıldığında alt gruplar içinde gübre ve toprak
geliştiriciler oranı %241,6 oranında artış kaydetti. Gübre şirketlerinde yükselişi satışlarına
yansıtabilen şirketlerin güçlü finansal açıklamasını bekliyoruz.
Havacılık Sektörü
Hiç şüphesiz coronavirüs pandemisinden en çok etkilenen sektör havacılık oldu. 2020
yılını zor şartlar altında geçiren havacılık sektörü, normalleşme adımlarının artması,
karantina sürelerinin azalması, aşılanmaların hızlanması ve ülkelerarası kısıtlamaların
kalkması ile toparlanmaya başladı. Son olarak 2022 yılı içerisindeki yolcu trafik sayılarına
bakıldığında ise 2019 yılına yaklaşıldığı hatta dış hat yolcu sayılarında geçildiği görülüyor.
İyi geçmesi beklenen turizm sezonu, iç hatlarda uygulanan tavan fiyat uygulamalarının
etkisi ve dış hatlardaki artan trafik ile birlikte havacılık sektörü finansallarının ön plana
çıkmasını beklemekteyiz. 2022 yılındaki gerek turizm beklentileri gerekse de
kısıtlamaların azalması ile beklentilerin hisse fiyatlamalarına etkisine de şahit olduk.
2022 yılında en çok kazandıran sektör ~%128 ile ulaştırma olarak ön plana çıkıyor.
Kağıt Sektörü
Artan hammadde fiyatlamaları kağıt sektörüne de yansıdı. Burada artan fiyatlamaları
satışlarına yansıtan şirketler ön plana çıkabilir. Kağıt sektöründen iyi bilanço beklentimiz
mevcut. Yılbaşından itibaren baktığımızda kağıt sektörü payları ~%46 oranında yükseldi.
 “Tarafınıza iletilmiş olan belge kurum içinde kullanılmak üzere, tüm fikri mülkiyet hakları kuruma ait olacak şekilde
hazırlanmıştır. Belgenin paylaşımı yalnızca kurum ilgili personellerine yapılabilmekte olup, kurum dışında paylaşılması uygun
değildir. Kurum dışına paylaşılması halinde belgeyi edinen kişilerin iş ve işlemlerinden kurumun sorumluluğu olmadığı gibi,
paylaşım halinde kurumun belgeyi paylaşan kişilere idari yaptırım uygulama hakkı saklıdır.”

Otomotiv Sektörü
Coronavirüs pandemisi ile birlikte alışkanlıklar değişti. 2020 yılında coronavirüs
pandemisinin artması ile birlikte toplu taşımaların kullanılmasının azaldığına ve sosyal
mesafe nedenleri ile kişilerin kendi araçlarına olan taleplerin arttığını gördük. Otomotiv
satışları da çip krizine rağmen rekor kırdı. Ancak son aylarda gelen verilere göre araç
satışlarında gözle görülür azalma mevcut. Finansallar özeline bakarsan iç piyasadaki
satışlardaki azalmaya rağmen ihracat tarafındaki yükseliş ve kurdaki artışla birlikte
birinci çeyreğe yakın otomotiv finansalları beklenebilir.
Perakende Sektörü
2022 yılının ana teması enflasyon. Burada enflasyonun yukarı yönlü seyre gitmesi ile
birlikte alım gücünün azalması sonrasında indirim marketlerine olan ilgi artarak devam
ediyor. 2022 yılı birinci çeyrek finansallarının ardından cirolarda yukarı yönlü revizyona
gidilmişti. Enflasyon kırılımlarına baktığımızda da kalemlerdeki yukarı yönlü seyir (hazır
giyim, ayakkabı … vb) ile birlikte perakende sektörü genelinde olumlu finansallar
bekliyoruz.
Petrokimya Sektörü
Rafineri marjlarındaki artış, genele yayılan emtialardaki yükselişin etkisi ile petrokimya
tarafında ılımlı finansallar beklenmektedir.
Telekom Sektörü
Tarife düzeltmeleri enflasyon gerisinde kalırken, personel giderleri, yatırım harcamaları
ve yüksek borçluluğa bağlı kur farkı gideri gibi faktörler sebebiyle karlılıkların baskı
altında kalmasını bekliyoruz.
Sigorta Sektörü
Prim üretiminde güçlü seyir korunabilecek olmasına rağmen, enflasyon artışı sebebiyle
hasar giderlerinde daha yüksek bir artış faaliyet karlılığını baskılayacaktır. Asgari cürete
gelen zam ile birlikte artan maliyetler ve finansal gelirlerde de düşük faiz seviyesi
sebebiyle daha az getiri sağlanacağını düşünüyoruz.

https://infoyatirim.com/wp-content/uploads/2022/07/2.-Ceyrek-Finansallari-Sektor-Beklentileri.pdf

 İnfo Yatırım Menkul Değerler A.Ş.
 www.infoyatirim.com

                                  ***
                               Yasal Uyarı
 
  Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeler yatırım danışmanlığı kapsamında değildir.Yatırım danışmanlığı hizmeti ; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabılır.Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.