Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:
İktisadi faaliyette toparlanma halinden ziyade belirsizlik hali devam etmektedir.
Ticari ve bireysel kredilerdeki yön, normalleşme eğiliminin belirginleşmesi değil, bankalarda kaynak kısıtlarının başlamasıdır.
İthalatın hız kesmesi bir dengelenme hali değil döviz maliyetlerinin artmış olmasının yarattığı eğilimdir. Salgın tedbirleri kapsamında uygulanan destekleyici politikaların kademeli olarak geri alınması ithalatta öngörülen dengelenmeye yardımcı olmamaktadır.
TL'nin aşırı değersizleşmesi İhracat artışına değil, ihracatçıların ana para kayıplarına sebep olmaktadır. Zira girdi fiyatlarının artışı, ihracat fiyatlarının TL karşılıklarındaki artıştan daha yüksektir.
Güçlü kredi ivmesiyle ekonomide sağlanan gelişme hali, hızlı toparlanma olarak tarif edilemez.
Enflasyonda öngörülenden daha yüksekte seyreden trend, finansal piyasaların kendi dinamiğinden ziyade bizzat MB' nın izlediği kur ve faiz politikasına göre şekillenmektedir.
Enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınmasına ve görünüm risklerinin sınırlandırmasına yönelik, finansal koşullarda yeterli ölçüde bir sıkılaşma yaratılamamıştır.
İktisadi toparlanmada ve kredilerde normalleşme yerine belirsizlik hali hala devam ettiğine göre, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 10,25 düzeyinde sabit tutulması MB'nın önemli bir politika hatası olmuştur.
Hatalı bir faiz politikası, dezenflasyon sürecinin başlamasına, ülke risk primlerinin düşmesine yardımcı olmayacaktır.