Sesmir/Ökmen:Türkiye'nin mali/iktisadi güç kriterini zayıflatan faktörlerin telafisi için yapısal reform planlarının devreye alınması için zaman geçmiş değildir

Kuruluştan konuya ilişkin yapılan basın açıklaması aşağıda bulunuyor:

Gelişmiş ülkelerden farlı olarak, Türkiye ekonomisi için satınalma gücünün ve tasarruf/haracama dengesinin oluşmasında temel faktör TL'nin dış değerindeki değişimlerdir: Türkiye ekonomisinde, TL'nin dış değeri, taşıdığı açık pozisyon riski nedeniyle reel sektörü, tasarruf-harcama dengesinin belirlenmesi için ise hane halklarını çok yakından ilgilendirmektedir. Halbuki gelişmiş ülkelerin tamamında ve gelişmekte olan ülkelerin de belirli bir kısmında satın alma gücündeki değişiklik enflasyona endeksli olarak ölçümlenirken, Türkiye ekonomisinde satın alma gücü ve harcama seviyesinin tespiti TL'nin dış değerine endeksli olarak hesaplanmaktadır.

Verimlilik seviyesini artırıcı raformlar yapılmadan, yerel paraların değerinin kalıcı olarak korunması olanaklı değildir: Türkiye gibi ekonomik verimliliği düşük olan ekonomilerin yerel paralarının orta ve uzun vadeli görünümleri, zayıf, değeri düşük, oynaklık seviyesinin ise yüksek olması değişmez bir kuraldır.

Yapısal raformlar yapılmadan, yerel paraların değerinin yüksek veya düşük tutulması, eninde sonunda ödemeler krizine veya yüksek enflasyona yol açmaktadır: Verimlilik seviyesini artırıcı yapısal reformlar yapılmadan, yerel paraların değerinin yüksek tutulmasına veya korunmasına yönelik politikalar, o ekonominin dış şoka girme riskinin realizasyonuyla neticelenecektir. Etkileri 2020 yılına kadar devam eden TL'nın 2018 yılındaki aşırı ve ani değer kaybı bu kuralın bir örneğidir.

Türkiye'nin mali/iktisadi güç kriterini zayıflatan faktörlerin telafisi için yapısal reform planlarının devreye alınması için zaman geçmiş değildir: Türkiye'nin iktisadi gücü; büyük ve çeşitlendirilmiş ekonomik yapısı, büyüme potansiyelini destekleyen genç nüfus yapısı tarafından sağlamlaştırılır iken düşük tasarruf oranı, sürekli yüksek enflasyon ve yapısal büyüme kısıtlamaları, ertelenen reformlar ve büyümenin yüksek oynaklığı tarafından da zayıflatılmaktadır.

Türkiye kısa vadeli yabancı sermaye tedarikçilerine yüksek getiri sağlamadan TCMB'nin döviz rezervlerini kısa vadede artırma olasılığı bulunmamaktadır.

Oluşan negatif reel faiz hali, TL mevduat sahiplerinin bir yandan tasarruf eğilimlerini azaltırken, bir yandan da dövize yönelim arzularını artırmaktadır. Negatif faiz uygulaması, sebep olduğu sermaye transferleriyle Türkiye'de gelir dağılımındaki bozukluğu iyice artıracaktır.

Yabancı yatırımcıların, portföylerindeki TL cinsi tahvillerini satarak Türkiye'den çıkmalarına, faizlerin düşürülmesine çabalayan kamu bankaları ile politika faizini düşüren TCMB politikaları sebep olmuştur.

TL'nin değer kaybetmesi Türkiye'nin rekabet gücüne tam olarak yansımadığı için kur artışları Türkiye ekonomisinin dış ticaret dengesinin düzelmesine katkısı sınırlı kalmaktadır.

Türkiye'nin hem kısa hem de uzun vadeli mevcut borç servis tutarları karşısında merkez bankas'nın hem bürüt hemde net rezervleri yetersizdir.

Fiyat istikrarını korumak, bankacılık sistemi dahil tüm özel sektörün borç yükünü ağırlaştırmamak için, T.C. Merkez Bankası'nın, uyguladığı para politikasıyla birincil öncelik olarak TL'nin değerini korumaya çalışması gerekir.

Kısa vadede TL'nin değerinin korunması, bu konjonktürde bürüt veya net uluslararası rezerv miktarının yükseltilmesiyle mümkün olacaktır: Kamu, yüksek faiz oranlarına rağmen, 'uluslararası piyasalarda sermaye piyasası araçları ihracı' yoluyla, 'IMF'in Rapid Credit Facility olanağı'na başvurulmasıyla, 'TL'nin faiz oranlarını yükseltilmesi' ne dayalı olarak 'portföy yatırımcılarının iştahının artırılmasıyla' ve yine 'rezerv para üreten ülkelerle swap limitleri yaratılması' yoluyla elde edeceği kısa ve uzun vadeli dövizlerle uluslararası rezerlerin artışını sağlamalıdır. Ancak buradan elde edilecek başarının kalıcı hale gelmesi için ise, eş zamanlı olarak reform hamlelerine başlanılması gerekir.



Diğer Haberler
YUNANİSTAN'DA ÜFE MART'TA YILLIK-9.1 % (ÖNCEKİ:%-0.8)
YUNANİSTAN'DA PERAKENDE SATIŞLAR ŞUBAT'TA YILLIK % +3.5 (ÖNCEKİ:%+8.4)
SHELL CEO'SU: PETROL TALEBİNİN 2019 SEVİYELERİNE DÖNECEĞİNİ SÖYLEMEK ZOR
SHELL CEO'SU: DÜNYA PETROL VE DOĞAL GAZ KAYNAKLARINA YATIRIM YAPMALI
PORTEKİZ'DE TÜFE NİSAN'DA YILLIK % 0.0 (ÖNCEKİ:%0.0)
PORTEKİZ'DE TÜFE NİSAN'DA AYLIK %+0.6 (ÖNCEKİ:%+1.4)
NORVEÇ HÜKÜMETİ: PETROL SANAYİ AKTİVİTELERİNİ KORUMAK İÇİN CİDDİ VERGİ ÖNLEMLERİ ÖNERECEĞİZ
SHELL CEO'SU: ORTA VE KISA VADEDE CİDDİ FİYAT DALGALANMASI BEKLİYORUZ
İSPANYA'DA CARİ İŞLEMLER DENGESİ ŞUBAT'TA: +1.33 MYR EURO(ÖNCEKİ:-1.73 MYR)
TÜRKİYE'YE GELEN YABANCI ZİYARETÇİLER MART AYINDA YILLIK -67.83% (ÖNCEKİ: +3.76%) - K.TURİZM BAKANLIĞI
Facebookta Paylaş